00:13 - 12 yaşındaki kayıp kız çocuğu S.K.’yı Esra Erol 24 saat içinde buldu.
13:02 - Türkiye’nin ‘’model ve oyuncu yıldızları’’ belli oluyor …
23:18 - Antalya’dan yaz coşkusu
15:43 - İstanbul Havalimanı’nda maymun çiçeği virüsü alarmı
15:26 - Işın Karaca, Karşıyaka Meydanı’nda ücretsiz çiçek tohumu ve binlerce fidan dağıtacak
13:30 - Yıldız Tilbe Tarzı.
12:15 - Ayhan Aşan balıkçıda dudak dudağa !
13:51 - UZM. DR. TİMUR HARZADIN: “PSİKOLOJİK EĞİTİM DESTEĞİ HERKESE GEREKLİ”
00:41 - Ünlü sunucu Raif Akyüz’ün bu haftaki konuğu ünlü şarkıcı Tuğba Ünal oldu
Ülkemizin genç yetenekleri, yurt dışında başarılara imza atmaya devam ediyor. Son olarak, İzmirli genç Türk yönetmenin New York Üniversitesi Tisch Sanat Okulu’ndaki tez filmi NFFTY’de prömiyer yaptıktan sonra okulunda ‘en iyi tez filmi’ seçilerek ödül aldı.
New York Üniversitesi Film Okulu, Holywood’un ünlü yönetmenlerinin yetiştiği, en iyi film okulu olarak biliniyor. Nepal Arslan’in filminin bu ortamda diğer tez filmlerini geçerek en iyi film secilmesi çok büyük bir başarı olarak görülüyor.
Ülkemizin genç yetenekleri yurt dışında başarılar kazanmaya devam ediyor. New York Üniversitesi (NYU) Tisch Sanat Okulu’ndaki genç Türk yönetmen Nepal Arslan’ın yarı Türkçe yarı İngilizce tez filmi “Kabuk”, National Film Festival for Talented Youth (NFFTY) festivalinde prömiyer yaptı ve “Programcıların Seçimi” olarak seçildi. “Kabuk”, NYU’da ‘En İyi Tez Filmi’ seçildi ve Russell Hexter Bursu’nu kazandı. Genç yönetmen Hollywood’a giden yolunu açıyor.
Filmde Türk aktörler rol aldığını, bir Amerikalı aktöre Türkçe öğrettiğini ve Türk geleneklerine yer verdiğini belirten Nepal Arslan, “İzmir’de büyüdüm ve sonrasında Amerika’ya yerleştim. 17 yaşında genç bir yönetmen olarak film sanatı hakkında bir TEDx konuşması yaptım. 18 yaşında ise Amerika’nın en büyük öğrenci kısa film festivalinde ‘Best Drama’ ödülü kazandım ve New York Üniversitesi’nde tam bursla eğitim aldım. Mezun olurken yaptığım Türkçe-İngilizce tez filmim ‘Kabuk’ NYU’dan en iyi film ödülü seçildi. Şimdi ise, Kaliforniya ve Türkiye’de çekilecek olan ilk uzun metrajlı film üzerinde aralıksız çalışıyorum” dedi.
“Jüri üyeleri filmi izledikten sonra bir sessizlik oldu”
Genç yönetmen Nepal Arslan, “Filmim NYU’nun en iyi tez filmlerinden biri olarak seçildi. NYU profesörlerinden oluşan jüri üyeleri, ‘Kabuk’ filmini izledikten sonra bir anlık sessizlik oldu ve film onlarda gerçek bir duygu uyandırdı. NYU Tisch, ayrıca bu filmi Thomas William Gidro-Frank Prodüksiyon Ödülü’ne layık gördü. Film, 15 dakika 38 saniye sürüyor. Filmin yapımcılığını Ana Juanola ve Cami Olses üstlendi. Editörlüğünü Jacob Bobblit, görüntü yönetmenliğini Sean Chow ve müziklerini Jackie Andresen üstlendi” ifadelerini kullandı.
“Dünya ne kadar karanlık olursa olsun, yalnız değiliz”
Filminde Türkiye’deki yetiştirilme tarzı ve ABD yetişkin hayatının birleşimiyle büyülü bir dünyaya dokunuş yaptığını vurgulayan Nepal Arslan, “Dünya ne kadar karanlık olursa olsun, yalnız olmadığımızı hatırlatan bir hikaye oluşturdum. Filmin karakteri Keran, ebeveynlerinin son birkaç ayını birlikte geçirdiği ‘Anı Kutusu’nu bulmak için bir motele gidiyor. Rahmetli annesinin defteri ve elle çizilmiş haritasıyla ormana doğru yola çıkıyor. Yol boyunca işaretler koyuyor ve anılarından önemli noktalar buluyor. Bir dizi olayın ardından orman, Keran’ı hem bilinmeyen yollara itiyor hem de onu motele geri götürüyor. Bir annenin sevgisi onu kurtarıyor. Sevgi, her zaman beklediğiniz yerde olmayabilir” şeklinde konuştu.
“Hollywood’a doğru hızlı ve emin adımlarla ilerliyorum”
Genç yazar ve yönetmen Nepal Arslan sözlerini şöyle tamamladı: “Tez filmim Kabuk dünyanın en iyi film okulunun en iyi tez filmlerinden biri olarak tanındı. Şu anda Kaliforniya ve Türkiye’de çekilecek ilk uzun metrajlı filmi üzerinde çalışıyorum. Son üç yılda, markalar ve şirketler için 40’tan fazla reklam filmi ve birçok ödüllü kısa film yazıp yönettim. Hedefim Hollywood. Bu hedefim doğrultusunda emin adımlarla ve aralıksız olarak çalışmalarımı sürdürüyorum. Hem zamana ayak uyduran hem de özgün hikayeleri kaleme almaya devam ediyorum.”