Çekiç Magazin

SON DAKİKA

DÜNYA FESTİVALLERİNE DAMGA VURAN ve MERAKLA BEKLENEN YAPIMLAR, 16-21 EYLÜL’DE AYVALIK ULUSLARARASI FİLM FESTİVALİ’NDE!

Seyir Derneği tarafından düzenlenen Ayvalık Uluslararası Film Festivali, 16-21 Eylül 2022 tarihleri arasında yılın merakla beklenen, dünya festivallerinde ses getiren yerli ve yabancı yapımlarını izleyiciyle buluşturacak.
02 Eylül 2022 | 58 kez görüntülendi.
DÜNYA FESTİVALLERİNE DAMGA VURAN ve MERAKLA BEKLENEN YAPIMLAR, 16-21 EYLÜL’DE AYVALIK ULUSLARARASI FİLM FESTİVALİ’NDE!

Seyir Derneği tarafından düzenlenen Ayvalık Uluslararası Film Festivali, 16-21 Eylül 2022 tarihleri arasında yılın merakla beklenen, dünya festivallerinde ses getiren yerli ve yabancı yapımlarını izleyiciyle buluşturacak. Direktörlüğünü Azize Tan’ın, program danışmanlığını Fatih Özgüven’in üstlendiği festival, film gösterimlerinin yanı sıra yönetmen, yapımcı, senarist ve oyuncularla söyleşilere, güncel meselelere dair panellere, “Genç Sinema” programına, Cüneyt Cebenoyan Çocuk ve Sinema Buluşmaları işbirliğiyle çocuklara yönelik gösterim ve drama atölyelerine de ev sahipliği yapacak. Yarışma bölümü bulunmayan festival kapsamında; yıl içinde kamera önünde ya da arkasında, sinemanın herhangi bir alanında gösterdiği başarıyla dikkat çeken, kariyerinin başındaki bir isme ise Mey|Diageo desteğiyle “Yeni Bir …” ödülü verilecek.

 Ayvalık’ta bu yıl kurulan Seyir Derneği’nin 16-21 Eylül 2022 tarihleri arasında gerçekleştireceği Ayvalık Uluslararası Film Festivali’nin nitelikli içeriğiyle dikkat çeken programı açıklandı. Festival Ayvalık Belediyesi, Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, Kültür için Alan, Komili, OGM Pictures, Kürşat Ayvalık, ASKEV Sinema, MUBI, Milliyet Sanat, Setur Ayvalık Marina, İnci Vural, Esra Başak, Şerif Kaynar, Füsun Okutan, Haldun İplikçioğlu, Ayvalıkzade, Ayvalık Ticaret Odası, Çamlık 87, Çöpmadam ve Medya Takip Merkezi’nin değerli katkılarıyla gerçekleşecek. Festival, Ayvalık’ın ardından 24 ve 25 Eylül tarihlerinde Mordem Sanat işbirliğiyle Diyarbakır’da izleyicilere özel bir seçki sunacak.

FESTİVALDE CANNES RÜZGÂRI:

AÇILIŞ FİLMİ AYRILMA KARARI (DECISION TO LEAVE)

Ayvalık Uluslararası Film Festivali, yakın dönem Güney Kore sinemasının usta yönetmeni Park Chan-wook’un merakla beklenen son filmi Ayrılma Kararı ile açılacak. 2022 Cannes Film Festivali’nde En İyi Yönetmen ödülüne layık görülen ve eleştirmenlerden tam not alan film, araştırdığı cinayetin şüphelisi kadına âşık olan ve soruşturma ile duyguları arasında sıkışıp kalan bir dedektifin hikâyesini konu alıyor. Ayrılma Kararı, 16 Eylül Cuma akşamı Ayvalık Belediyesi Büyük Park Amfitiyatro’da açılış töreninin ardından gösterilecek.

YILIN EN ÇOK KONUŞULAN FİLMLERİ AYVALIK’TA

Festivalin Uluslararası bölümünde, başta Cannes Film Festivali’nde izleyiciyle ilk kez buluşan filmler olmak üzere yılın diğer iddialı yapımları yer alıyor.

Cannes Film Festivali’nde prömiyerini yapan David Cronenberg imzalı Müstakbel Suçlar (Crimes Of The Future) kışkırtıcı bir bedensel dönüşüm öyküsü. Viggo Mortensen, Léa Seydoux ve Kristen Stewart’ın başrollerini paylaştığı film, bedeninde alışılmadık yeni organlar belirmeye başlayan ve hızlandırılmış evrim sendromu olarak adlandırılan hastalığa sahip bir adamın, yeni organlarını ortadan kaldırmayı canlı bir gösteriye dönüştürmesini anlatıyor.

Cannes Film Festivali Jüri Özel Ödülü kazanan, 84 yaşındaki yönetmen Jerzy Skolimowski imzalı Aİ (EO), Baltazar adlı bir eşeğin bir Polonya sirkinde başlayan ve bir İtalyan mezbahasında biten hikâyesini; festivalde Jüri Büyük Ödülü kazanan Claire Denis’nin, Denis Johnson’ın aynı adlı romanından uyarladığı Öğle Güneşinde Yıldızlar (The Stars at Noon) ise, 1984 yılında Nikaragua’da gizemli bir iş insanı ve inatçı bir gazeteci arasında tansiyonu yüksek bir ortamda gelişen romantik ilişkiyi konu alıyor.

Cannes Film Festivali’nde Yönetmenlerin On Beş Günü bölümünde yarışan ve geçen yıl Bergman Adası filmiyle izleyiciyle buluşan Mia Hansen-Løve’un, Güzel Bir Sabah (One Fine Morning) adlı filmi, küçük kızıyla yaşayan ve hasta babası için uygun bir bakımevi arayan genç bir kadını odağına alıyor.

Fransız sinemasının genç ustalarından François Ozon, bu yıl Berlin Uluslararası Film Festivali’nin açılışında gösterilen Peter von Kant ile, Rainer Werner Fassbinder’in ünlü filmi Petra von Kant’ın Acı Gözyaşları’nın modern bir yorumunu, ünlülüğün acımasız bir hicvini sunuyor.

Ozon’un bambaşka yorumuyla izleyeceğimiz 1972 yapımı Rainer Werner Fassbinder imzalı Petra Von Kant’ın Acı Gözyaşları (The Bitter Tears of Petra von Kant) da festivalde izleyiciyle buluşacak. Aynı adlı tiyatro oyunundan uyarlanan klasikleşmiş yapım, insan ilişkilerindeki iktidar savaşını üç kadın üzerinden anlatıyor ve soruyor; “Kişisel ilişkilerimizde karşımızdaki kişi üzerinde iktidar kurmadan ya da eleştirdiğimiz güç zehirlenmesine kapılmadan davranabiliyor muyuz?”

Heykeltıraş, şair ve romancı Brian Catling’in kitabından uyarlanan Earwig, Lucile Hadžihalilović’in gizemli ve düşsel dünyasından uzun süre saklanmış sırlara ve yeniden uyanan anılara dair büyüleyici bir masal sunuyor. 2021 San Sebastian Film Festivali’nde Jüri Özel Ödülü’ne layık görülen film, daha açılış jeneriğinden izleyiciyi bir tür transa, rüyaya, kâbusa ya da bir hipnoz ışığını takip etmeye çağırıyor.

Kristoffer Borgli’nin yönetmen koltuğunda oturduğu, Oslo’da geçen bir narsizm hikâyesini anlatan İlgi Manyağı (Sick Of Myself) festivalde izleyiciyle buluşacak. Cannes Film Festivali’nde Belirli Bir Bakış bölümünde gösterilen film, erkek arkadaşının sanat kariyeri yükselişe geçtiğinde dikkat çekmek için kendini hasta eden bir kadını odağına alıyor.

Andreas Dresen’in ödüllü filmi Rabiye Kurnaz George W. Bush’a Karşı (Rabiye Kurnaz Vs. George W. Bush) 20 yıl önce Pakistan’da yakalanarak Guantanamo toplama kampında tutulan Murat Kurnaz’ın davasını, annesi Rabiye’nin oğlunu kurtarmak için verdiği mücadele üzerinden takip ediyor. Bu hikâyeyi dramatiklikten uzak, komedi dozu yüksek bir yapıda anlatan filmin başrol oyuncusu Meltem Kaptan, Berlin Film Festivali’nde En İyi Başrol Oyuncusu Ödülü kazanırken, film En İyi Senaryo ve Sanat Sinemaları Birliği Ödülü’ne layık görüldü.

George Miller’in Mad Max: Fury Road’dan tam yedi yıl sonra yönetmen koltuğuna geri döndüğü Üç Bin Yıllık Bekleyiş (Three Thousand Years Of Longing), İngiliz yazar A.S. Byatt’ın 1994 tarihli “Bülbülün Gözündeki Cin” adlı öyküsünden uyarlama. Idris Alba ve Tilda Swinton’ın başrollerini paylaştığı, Cannes Film Festivali’nde prömiyerini yapan filmde Zerrin Tekindor, Ece Yüksel, Burcu Gölgedar ve karikatürist Erdil Yaşaroğlu başta olmak üzere Türkiye’den oyuncular da rol alıyor.

 Dan Geller ve Dayna Goldfine imzalı Hallelujah: Leonard Cohen, A Journey, A Song adlı belgesel ise, Cohen’in bu çok cover’lanan şarkısının plak şirketi tarafından reddedildikten sonra liste başı bir hit’e dönüşmesinin yolculuğunu anlatıyor. Bu yolculuğa Cohen’in kişisel defterleri, dergileri ve fotoğrafları, performans görüntüleri ve son derece nadir ses kayıtları ve röportajlar eşlik ediyor.

BU DÜNYANIN ÇOCUKLARI

Ayvalık Uluslararası Film Festivali, Bu Dünyanın Çocukları bölümüyle, hangi ülkeden, hangi toplumsal kesimden olursa olsun hemen hemen bütün çocukların duygusal, ruhsal ve fiziksel incinme tehlikesi altında yaşadıkları bir zaman diliminde olduğumuzun altını çiziyor.

Shoplifters, Like Father Like Son, After Life filmleriyle tanınan Kore-Eda Hirokazu’nun Bebek Servisi (Broker) filmi, genç yaşta ebeveyn olan ergenlerin evlatlık bebek ticaretine bulaşmalarını konu alıyor. Filmin başrol oyuncusu Oscar ödüllü Parasite filminin yıldızı Song Kang-Ho, filmdeki rolüyle Cannes’da En İyi Erkek Oyuncu Ödülü’nü kazandı.

Charlotte Wells’in, Cannes Film Festivali Eleştirmenler Haftası kapsamında gösterilen ve çekimleri Muğla’da yapılan duygu yüklü filmi Güneş Sonrası (Aftersun) annesi babası ayrı olan bir kız çocuğunun babasıyla Türkiye’de çıktığı acı-tatlı bir tatili anlatıyor.

Bu yıl Cannes Film Festivali’nde Yönetmenlerin On Beş Günü bölümünde gösterilen, Erige Sehiri imzalı İncir Ağaçlarının Altında (Under the Fig Trees), incir bahçelerinde gençlik aşklarını arayan bir grup Tunuslu incir hasatçısının hayatlarını gözler önüne seriyor.

Cannes Film Festivali’nde 75. Yıl Özel Ödülü’nü kazanan Jean-Pierre Dardenne ve Luc Dardenne, Ayvalık’ta gösterilecek filmleri Tori&Lokita’da (Tori and Lokita), göç dalgasına kapılarak ülkelerinden birlikte kaçmış, aralarında kan bağı olmamasına rağmen Avrupa’da oturma izni alabilmek için kardeş olduklarını kanıtlamaları gereken Tori ve Lokita isimli iki çocuğun hayat mücadelesine odaklanıyor.

Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde En İyi Belgesel; İstanbul Film Festivali Belgesel Film Yarışması’nda Mansiyon Ödülü’ne layık görülen Volkan Üce imzalı Her Şey Dahil, izleyenleri, Türkiye’nin farklı köşelerinden gelen mevsimlik işçi çocukların her şey dahil bir otelde çalıştıkları iki sezona tanıklık ettiriyor.

Louis Garrel imzalı kara komedi Kurtarıcı (Crusade) ise, gizemli projelerini finanse etmek için işbirliği yapan yüzlerce çocuğun hikâyesini anlatıyor. Dünyanın farklı yerlerindeki bu çocukların projelerinin hedefi ise gezegeni kurtarmak… Yaratıcı drama eğitmeni Elif Özsoğuk, film gösterimi sonrasında çocuklar için bir atölye çalışması gerçekleştirecek.

YENİLER DE AYVALIK ULUSLARARASI FİLM FESTİVALİ’NDE

Festivalin Yeniler bölümünde, önümüzdeki yıllarda adlarını sıkça duyacağımız yeni sinemacıların filmleri yer alıyor.

Screen Dergisi tarafından 2021 yılında Geleceğin Yıldızları arasında gösterilen Thomas Hardiman’ın ilk uzun metraj filmi Medusa Deluxe, birbirinden eksantrik kuaförlerin katıldığı yılın kuaförü yarışması sırasında gerçekleşen bir cinayet sonrası gelişen olayları konu alıyor.

Bu yıl Cannes Film Festivali Yönetmenlerin On Beş Günü bölümünde yarışan, Manuela Martelli’nin ilk uzun metrajlı filmi “1976”, Şili’de Pinochet döneminde bir kadının kadın düşmanlığı ve yolsuzlukla mücadelesini araştırıyor.

TÜRKİYE SİNEMASINDAN GÜÇLÜ BİR SEÇKİ

Ayvalık Uluslararası Film Festivali’nin Türkiye Sineması 2021-2022 bölümünde, ulusal ve uluslararası festivallerde gösterilmiş, son dönemin çok konuşulan yerli yapımları yer alıyor. Tayfun Pirselimoğlu’nun aynı adlı kendi romanından uyarladığı, Erdem Şenocak’ın başrolünü üstlendiği Kerr, babasının cenazesi için geldiği kasabada bir cinayete tanık olunca sıkışıp kalan bir adamın hikâyesini anlatıyor. Varşova Film Festivali’nde ilk kez izleyiciyle buluşan film 58. Antalya Film Festivali’nden En İyi Yönetmen, FİLM-YÖN En İyi Yönetmen ve En İyi Müzik ödüllerini; 41. İstanbul Film Festivali’nde ise En İyi Yönetmen ve En İyi Sanat Yönetmeni ödüllerini kazandı. Yönetmen Tayfun Pirselimoğlu, yapımcı Vildan Erşen ve başrol oyuncusu Erdem Şenocak filmden sonra sohbet için izleyicilerle buluşacaklar.

Ali Kemal Güven’in, uzun yıllardır görüşmeyen iki lise arkadaşını bir rakı masasında buluşturduğu Çilingir Sofrası, “özgür ve toksik maskülenliğin olmadığı bir coğrafyada yaşanan hayatlar ve hikâyeler nasıl değişirdi” sorusunu soruyor. İstanbul Film Festivali’nde Onat Kutlar anısına verilen Jüri Özel Ödülü’nü kazanan filmdeki performanslarıyla Ahmet Rıfat Şungar ve Barış Gönenen de En İyi Erkek Oyuncu Ödülü’ne layık görüldüler. Gösterim sonrası yönetmen Ali Kemal Güven, yapımcı Seda Özkaraca ile oyuncular Ahmet Rıfat Şungar ve Barış Gönenen festival izleyicisinin sorularını yanıtlamak için Ayvalık’ta olacak.

Ali Tansu Turhan’ın ilk uzun metraj filmi Diyalog, bir film çekimi için bir araya gelen ve filmdeki, tükenmiş bir ilişki yaşayan rollerinin aksine gerçekte yeni tanışan ve duygusal bir bağ kuran iki oyuncuyu takip ediyor. İzleyiciye film içinde film sunan, gerçekliğin farklı katmanlarıyla ilgilenen film 32 dakikalık plan sekansıyla da dikkat çekiyor. Diyalogun gösterimi sonrasında yönetmen Ali Tansu Turhan, senarist Burcu Uğuz, başrol oyuncuları Hare Sürel ve Ushan Çakır izleyicilerle buluşmak için Ayvalık’ta olacaklar.

Ziya Demirel’in ilk uzun metraj filmi Ela ile Hilmi ve Ali, aynı apartmanda yaşayan farklı yaşlara ve dünyalara sahip Ela, Hilmi ve Ali’nin peşinde karanlık, kışkırtıcı ve kara mizahı bol bir hikâye anlatıyor. Başrollerini Ece Yüksel, Serkan Keskin ve Denizhan Akbaba’nın paylaştığı filmin gösterimi sonrasında, film ekibi Ayvalık izleyicisinin sorularını yanıtlayacak.

Kızının velayeti Türkiye’de ünlü bir adam olan kocasına verilince kızını kaçırmaya karar veren Fransız Claire’in zorlu yolculuğunu anlatan bir başka ilk film “Yaban”, Tareq Daoud imzası taşıyor. Yönetmen gösterimin ardından filme dair sohbet etmek üzere Ayvalık’ta olacak.

Nazlı Elif Durlu’nun kara komedi türündeki ilk uzun metraj filmi Zuhal, başarılı bir avukat olan ve İstanbul’un merkezinde yalnız yaşayan Zuhal adlı bir kadının evinin derinlerinden gelen bir kedi sesinin peşinde çıktığı çaresiz arayışı ve o güne dek yüzlerini bile görmediği komşularıyla yaşadığı absürt karşılaşmaları konu alıyor. Filmin başrolündeki Nihal Yalçın, yönetmen Nazlı Elif Durlu ve yapımcı Anna Maria Aslanoğlu film sonrası söyleşide izleyiciyle buluşacak.

İlk filmi Kasap Havası ile dikkat çeken Çiğdem Sezgin yeni filmi Sunada, hayatta kendi istediği gibi var olmaya çalışan yersiz yurtsuz bir kadının erkek egemen dünyadaki hikâyesini anlatıyor. Sinemamızdaki kadın temsilleri açısından kendine önemli bir yer edinecek filmin başrollerinde Nurcan Eren, Tarık Papuççuoğlu, Fırat Tanış ve Erdem Akakçe yer alıyor. Film ekibi gösterime katılmak ve izleyicilerin sorularını yanıtlamak üzere Ayvalık’ta olacak.

Cem Demirer’in ilk uzun metraj filmi Mendirek Bozcaada’da geçiyor. Yaşananları kimi zaman balıkçı Aslan’ın kimi zaman da kuzeni Yılmaz’ın gözünden anlatan film, karakterlerin iç dünyalarında yaşadıklarını ve giderek kötüleşen ruh hallerini gözler önüne seriyor ve izleyiciyi gerilimi yüksek gerçekle sanrıların birbirine karıştığı bir yolculuğa davet ediyor. Cem Demirer ve başrol oyuncuları Alihan Kaya ve Barış Yılmaz Gündüz filmin gösterimine katılacaklar.

DEĞERİNİ ARAYAN İNSANA ve DÖNÜŞEN DÜNYAYA DAİR KISA FİLMLER

Festivalin kısa metraj film programında toplumla istekleri arasında kalan, varlığını sorgulayan, dayatmalar karşısında bocalayan, sıkışmış ve değerini arayan insanları ve dönüşen dünyayı ele alan başarılı yapımlar yer alıyor.

Ali Ercivan’ın ilk kısa filmi Lekesiz, rüyasını gerçekleştirip sınıf atladığına inanan bir adam ve zaten hep oraya ait olmuş, kendince yüksek farkındalıklı bir kadının bir lekeyle başlayan çöküşlerini anlatıyor. Filmin başrollerinde Nezaket Erden ve Hakan Emre Ünal yer alıyor. Film ekibi, gösterim sonrası Ayvalık izleyicisiyle buluşacak.

Geçen yılın ödüllü belgeseli Maddenin Halleri’nin yönetmeni Deniz Tortum ile ABD’li sanatçı Kathryn Hamilton’un birlikte yönettikleri Our Ark ise dünyadaki her hayvanın üç boyutlu kopyalarını yaparak bir tür sanal Nuh’un gemisi yaratan bir şirketin çalışmalarından yola çıkıyor ve tüm dünyanın bir tür yedeğini almaya çalışan insanlığın peşinde, bütün bu dijital arşivlerin kim ve ne için yapıldığını sorguluyor.

Arda Gökçe’nin yalnızlık, yabancılaşma ve iletişimsizlik kavramlarını irdeleyen ilk kısa filmi Sıradan Bir Gün’de, Meli Bendeli’nin canlandırdığı ana karakter Tolga, kentsel kültüre dayalı modernleşmenin, bireyselleşmenin ve varoluşsal anlamda kendini gerçekleştirmenin sancılarını yaşıyor. Gökçe ve Bendeli, gösterim sonrası filme dair merak edilenleri cevaplamak üzere Ayvalık’ta olacak.

 Can Merdan Doğan’ın yazıp yönettiği, başrollerinde Nihal Yalçın ve Murat Kılıç’ın yer aldığı ilk kısa filmi Stiletto, geceleri taksi şoförlüğü yapan Hasan’ın, sabah eve dönerken stiletto giymiş genç bir kadın görmesiyle arzuları uyanmış bir halde o gün sıradan hayatının sınırlarını aşarak karısı ve çocuklarıyla birlikte bir felaketin eşiğine sürüklenmesini beyazperdeye taşıyor. Stiletto gösterimi sonrasında film ekibiyle söyleşi gerçekleşecek.

13 yaşındaki bir Yahudi çocuğun Şabat gününde gerçekleştirilecek Bar Mitzvah töreni öncesi yaşadıklarını üç kuşağın gözünden trajikomik bir dille anlatan, gösterim sırasında Ayvalık’ta olacak yönetmen Sami Morhayim imzalı Susam’da başrolleri Fatih Al ve Feri Baycu Güler paylaşıyor.

Bir taşra belediyesinde cenaze hizmetlerinde çalışan Rıza ve Sabit’in, kimsesiz bir cenazenin defin işlemleri için yaptıkları yolculukta başlarına gelenleri konu alan kısa film Belki Bir Gün Gideriz, İnan Erbil imzası taşırken; Türkay Döşkaya yönetmenliğindeki Rüzgâr İçinde ise kendisini çağıran rüzgârın peşinde, aradığını bulmak için ormana ulaşan bir karakteri ve doğayı merkezine alan deneysel bir kısa film. İnan Erbil ve Türkay Döşkaya da film gösterimleri için Ayvalık’ta olacak.

İLGİ ÇEKİCİ BİR BELGESEL SEÇKİSİ

Festival programında, belgesel türünün önemli ve ilgi çekici örnekleri de yer alıyor. Ceylan Özgün Özçelik’in yönettiği deneysel belgesel Cadı Üçlemesi 15+’da, canına tak eden kadınlar cezaevlerinden yaraları ve şifaları haykırıyor, şiddetin zaman ve mekân tanımayan döngüsünde iki kadının “suçlu” bulunması sorgulanıyor. Kendilerine şiddet uygulayan kocalarını öldürmüş Aylin ve Havva’nın; evlerini, sevgiyi, öfkeyi, çocukluklarını, çocuklarını, düşlerini ve kâbuslarını mektuplarına döktükleri duyguları Hare Sürel ve Gülçin Kültür Şahin’in sesinden anlatılıyor. Ceylan Özgün Özçelik, Gülçin Kültür Şahin ve Hare Sürel gösterim sonrasında izleyiciyle buluşacak.

Hakkı Kurtuluş ve Melik Saraçoğlu’nun yazıp yönettiği Dermansız adlı belgesel, askerdeyken rahatsızlanıp gittiği Bursa Memleket Hastanesi’nde 47 yıl boyunca hiç çıkmadan yaşayıp ölen Abdullah Kozan’ın hikâyesini konu alıyor. Filmin yönetmenlerinden Melik Saraçoğlu, film sonrası söyleşi için Ayvalık’ta olacak.

Senem Tüzen, Adam Isenberg ve Noah Amir Arjomand’ın yönettikleri Eat Your Catfish adlı belgesel çaresi olmayan bir hastalık nedeniyle altüst olan bir ailenin hikâyesini sadece acı ve tükenmişlik üzerinden değil bütün yönleriyle mizahı da içeren şekilde anlatıyor. Filmin yönetmenlerinden Noah’ın ALS hastası annesi Kathryn’in bakış açısından çekilen film, 930 saatlik görüntünün kurgulanmasıyla ortaya çıktı. Noah Amir Arjomand, gösterim sonrası gerçekleşecek söyleşide filme dair merak edilenleri yanıtlayacak.

Nur Akalın’ın 1995 yılındaki Paris, 2001 yılındaki Bangkok ve 2003 yılındaki Auschwitz-Birkenau gezilerinden notları perdeye yansıttığı filmi Do You Like Jupiter? festivalde gösterilecek deneysel belgesellerden. Ayvalık’ta yaşayan Akalın, film gösteriminden izleyicilerle buluşacak.

Cem Kaya’nın, bu yıl Berlinale’nin Panorama bölümünde gösterilen ve Seyirci Ödülü’ne layık görülen üçüncü belgesel filmi Aşk, Mark ve Ölüm, 1961 tarihli Türkiye-Almanya İşgücü Anlaşması’nın ardından Türkiye’den Almanya’ya göçenlerin, onların çocuklarının ve torunlarının yaşattığı bağımsız müzik kültürünün hikâyesini sunuyor. Cem Kaya da filmiyle ilgili merak edilenleri yanıtlamak üzere gösterim sonrasında izleyicilerle buluşacak.

 Fotoğraf dünyasının yaşayan efsanesi Josef Koudelka’nın Ruins (Kalıntılar) adlı çalışmasının Türkiye ayağında, 6 yıllık süreçte çekilen Koudelka – Aynı Nehirden Geçmek, fotoğrafçı ve yönetmen Coşkun Aşar’ın imzası taşıyor. Aşar, Koudelka ile birlikte toplamda 11 şehri, 60’a yakın antik kenti ziyaret ettikleri bu yolculukta Koudelka’nın hem sanatsal hem de felsefi “maksimum” arayışına odaklanırken; neşe, şefkat ve sessizlik anlarına tanık oluyor. Aşar ve filmin yapımcısı Ayhan Hacıfazlıoğlu da Ayvalık’ta izleyiciyle buluşacak sinemacılardan.

AYVALIK ULUSLARARASI FİLM FESTİVALİ, KAYBETTİKLERİMİZİ ANIYOR

Ayvalık Uluslararası Film Festivali’nde bu yıl, yakın zamanda kaybettiğimiz isimlere özel bir program hazırlandı. Anısına başlıklı bu bölüm kapsamında Erden Kıral anısına Vicdan; Cüneyt Arkın anısına Orhan Oğuz imzalı İki Başlı Dev; Cem Madra anısına John Cassavetes’in yönettiği Yüzler (Faces); usta yönetmen Peter Brook anısına Yedi Gün… Yedi Gece (Seven Days… Seven Nights… – Moderato Cantabile) gösterilecek.

ULRIKE OTTINGER 80 YAŞINDA

Ressam olarak başladığı kariyerine 1970’lerde sinema ile devam eden ve o dönemden bu yana Alman sinemasındaki feminist bakışın en önemli temsilcilerinden biri olan Ulrike Ottinger’in 80. yaş gününe özel Dorian Gray’in Magazin Basınındaki Portresi (The Image of Dorian Gray in the Yellow Press) festivalde izleyiciyle buluşacak. 1983 yılında çektiği bu filmde Ottinger, cinsel kimlikleri alt üst ederek, Oscar Wilde’ın romanındaki ünlü karakter Dorian Gray’i bir kadın oyuncuya, Veruschka von Lehndorff’a emanet ediyor.

PANELLER

 Ayvalık Uluslararası Film Festivali kapsamında son dönem belgesel sinemadaki üretimlerden ve festivalde gösterilen belgesel yapımlardan yola çıkarak Türkiye’de yaratıcı belgesel: Yeni anlatım olanakları” başlıklı bir panel düzenlenecek. “Bir Zenaat Olarak Oyunculuk” ve “Şu Anlaşılmazlık Meselesi: Bir filmi Anlamak ya da Anlamamak” da festival programında yer alan diğer paneller.

FESTİVALDE ÇOCUKLAR İÇİN SİNEMA

 Ayvalık Uluslararası Film Festivali’nin Cüneyt Cebenoyan Çocuk ve Sinema Buluşmaları işbirliğiyle gerçekleştireceği gösterimler kapsamında Çok Uzakta (Too Far Away) adlı çocuk filmi gösterilecek. Sarah Winkenstette yönetmenliğindeki yapım, köylerindeki kömür madeni nedeniyle kente taşınmak zorunda kalan Ben ve yeni okulunda tanıştığı başta rakip gördüğü Suriyeli mülteci Tarık ile umut ve sevgi dolu dostluğunu konu alıyor. Film sonrasında Cüneyt Cebenoyan Çocuk ve Sinema Buluşmaları Koordinatörü ve Bütün Çocuklar Bizim Derneği yönetim kurulu üyelerinden ebeveyn koçu Ayşegül Cebenoyan tarafından çocuklar için bir etkinlik düzenlenecek.

“GENÇ SİNEMA” PROGRAMI ile 30 ÖĞRENCİ AYVALIK’TA OLACAK

 Gençlerle yürütülecek eğitim projelerine büyük önem veren Seyir Derneği, Ayvalık Uluslararası Film Festivali kapsamında Kültür için Alan desteğiyle bu yıl Genç Sinema programını başlatıyor. Başta sinema bölümünde okuyan ya da üniversitelerin sinema kulüplerine üye öğrenciler olmak üzere, sinema alanında kendisini geliştirmek isteyen tüm öğrencilere yapılan açık çağrı sonucunda Genç Sinema programına 30 öğrencinin başvurusu kabul edildi.

İstanbul, Ankara, Zonguldak, İzmir, Çanakkale, Muğla, Ordu, Antalya, Eskişehir ve Kütahya’dan toplam 25 farklı üniversiteden 30 öğrenci festival boyunca Ayvalık’ta olacak; yapımcılık, yazarlık, yönetmenlik, kurgu, post-prodüksiyon gibi farklı alanlarda profesyonel isimlerin vereceği atölye çalışmalarına katılabilecek ve festival organizasyonunun farklı alanlarında görev alarak festivalin önemli bir parçası olacaklar.

Öğrenciler, yılın dikkat çekici ve merakla beklenen festival filmlerini izleme, panel ve konuşmaları takip etme, sinemacılarla tanışma ve sohbet etme imkânı bulacak. Programdaki atölyelere ek olarak, festival organizasyonunda gönüllü çalışarak tecrübe kazanacak ve kendilerini geliştirecekler.

“YENİ BİR …” ÖDÜL SÜRPRİZİ

Ayvalık Uluslararası Film Festivali kapsamında bir yarışma yapılmamasına karşın bu yıldan itibaren “Yeni Bir …” başlığıyla bir ödül verecek. Ödül, herhangi bir kategori ayrımı gözetmeden, o yıl içinde sinema alanında gösterdiği başarıyla dikkat çeken yeni bir yönetmen, oyuncu, senarist, kurgucu, ses tasarımcısı vb. gibi, teşvik edilmesi gerektiği düşünülen genç bir sinemacıya verilecek. “Yeni Bir …” ödülü, festivalin, genç sinemacıların yetişmesi ve teşvik edilmesi konusundaki misyonunu da pekiştirecek. Kurulduğu günden bu yana 150 senelik bir mirası devralmış olmanın bilinciyle hareket eden Mey|Diageo’nun katkılarıyla bir genç sinemacıya 40.000 TL’lik bir ödül verilecek.

 Ayvalık Uluslararası Film Festivali’nin bu yılki afişi, resimlerinde çiçek, yaprak ve hayvan desenlerini kullanarak hem gerçeküstü bir dünya yaratan hem de yanı başımızdaki doğanın şifa vermesine ve de kendisi için şifa aramasına vurgu yapan Ayvalıklı sanatçı Elvan Alpay’ın resimlerinden ilhamla ortaya çıktı. Festival afişinin görsel tasarımı Emel Işıtan’ın imzasını taşıyor.

FESTİVAL MEKÂNLARI VE BİLET BİLGİLERİ

 Festivalde film gösterimleri Ayvalık Belediyesi Vural Sineması Nejat Uygur Sahnesi, Ayvalık Belediyesi Büyük Park Amfitiyatro ve Eski Köylü Pazarı Meydanı’nda yapılacak. Ayvalık Uluslararası Film Festivali’nde tam bilet 50 TL, indirimli bilet 30 TL olarak 9 Eylül’den itibaren Biletix’te satışa çıkacak. Eski Köylü Pazarı Meydanı’ndaki gösterimler ücretsiz gerçekleştirilecek.

 Bilgi için:         ayvalikff.org

instagram.com/ayvalikff

twitter.com/ayvalikff

facebook.com/ayvalikff

İLGİLİ HABERLER
POPÜLER HABERLER
SON DAKİKA HABERLERİ